Halk arasında “Kapalı ameliyat” olarak bilinen laparoskopi; tanı, tedavi ve doku örneği alma amacıyla küçük kesiler yoluyla gerçekleştirilen (minimal invaziv) cerrahi bir yöntemdir. Bu işlemde vücutta minimum düzeyde hasar oluşturması hedeflenir. Diğer cerrahi müdahalelere oranla ameliyatın kısa sürmesi, hızlı iyileşmesi, daha az doku hasarı gibi avantajlar sunan laparoskopi ile karın duvarına küçük kesiler açılır. Buradan bir kamera ve özel cerrahi aletler yardımıyla iç organlara erişim sağlanır. Laparoskopik ameliyat sırasında ya da sonrasında ortaya çıkabilecek olası komplikasyon riskleri daha düşüktür. Bu yüzden son yıllarda tıp alanında sıklıkla başvurulan ciddi bir cerrahi prosedürdür.
Laparoskopiye hazırlık süreci önemlidir. Ameliyatın etkinliği ve güvenliği için bazı adımların yerine getirilmesi gerekiyor. Laparoskopik cerrahi öncesinde doktorun hastaya verdiği talimatlara uyulması yararlı olacaktır. Operasyon öncesi ve sonrası ilaç kullanımı, yemek yeme saatleri gibi konularda uzmanın önerilerine dikkat edilmelidir. Bu arada hekim, düzenli ilaç kullanımlarında ameliyatın sonucunu etkileyemeyecek şekilde dozlarda değişiklik düşünebilir. Genel anestezi ortamında gerçekleştirilen laparoskopik cerrahiden 8-12 saat öncesi yemek ve sıvı tüketimi terk edilmelidir. Doktorun verdiği talimatlar doğrultusunda cilt temizliği yapılabilir. Ameliyat sonrası hastane ortamı veya eve dönüş için destek ve yardım almada bir refakatçi olması önerilir. Müdahalenin ardından dikiş yerlerine zarar vermemek adına hasta rahat giysiler tercih etmelidir. Laparoskopi esnasında incelenen anormalliği daha iyi anlamasına olanak tanıyan kan testleri, idrar tahlili, ultrason, bilgisayarlı tomografi gibi tetkik ve görüntüleme yöntemlerinden yararlanır.